Son Dakika

Fast food alışkanlığı oyuncakla başlıyor

Uzman Klinik Psikolog ve Uzman Diyetisyen Merve Öz, bilinçli tercihler yapabilen bireyler yetiştirmede çocuklara alınan oyuncakların büyük etkisi olduğuna şu sözlerle dikkat çekti: “Çocuklar 3-5 yaşlarından itibaren yiyeceklerin hayatımızdaki rolünü anlayarak reklamlardan, oyuncaklardan etkilenmeye başlarlar. Bu çağda oyuncakların, çocuklar üzerinde oluşturduğu etki, hayatlarındaki seçimlerini belirleyecektir.”

 

Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesinden Uzman Klinik Psikolog ve Uzman Diyetisyen Merve Öz, hamburger ya da pizza görünümü verilmiş oyuncakların çocukların ileriki yaşlardaki beslenme seçimlerinde etkili olduğunu söyledi. Merve Öz, hamburger ya da pizza gibi tasarlanmış oyuncakların çocukları fast food tüketimine yatkın hale getirdiğine dikkati çekti. Bu tür oyuncakların çocukların okul kantinleri ve dışarıdaki yemek tercihlerini pizza, hamburger gibi fast food türü yiyeceklerden yana kullanmalarına neden olduğunu vurgulayan Öz, “Çocuklar 3-5 yaşlarından itibaren yiyeceklerin hayatımızdaki rolünü anlayarak reklamlardan, oyuncaklardan etkilenmeye başlarlar. Bu çağda oyuncakların, çocuklar üzerinde oluşturduğu etki, ileriki hayatlarındaki seçimlerini belirleyecektir. Çocuk ilk başta sadece oyuncak olarak oynadığı ya da televizyonda gördüğü hamburger, pizza, patates kızartması gibi fast food ürünlerini, zamanı geldiğinde tercih etmeye başlayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

YETİŞKİNLİĞİN TEMELLERİ OKUL ÖNCESİNDE ATILIYOR

Yetişkinlik çağının davranışlarını etkileyecek birçok alışkanlığın okul öncesi dönemde edinildiğini aktaran Merve Öz, bu çağda edinilen düzensiz yemek yeme alışkanlığının çocuğun hayatının diğer dönemlerinde fiziksel, duygusal ve sosyal gelişimini etkileyeceğini söyledi. Öz, fast food tüketiminin obezite ve ilerleyen zamanlarda başka metabolik hastalıklara da neden olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu: “Fast food tarzı yiyecekler, fazla doymuş yağ içererek vitamin ve mineral içeriği yönünden fakirdirler. Ayrıca renklendirici, koruyucu ve fazla miktarda tuz içermektedirler. Yine asitli içecekler de bol miktarda mısır şurubu içermektedir. Fast food tüketimi ve asitli içecekler fazla kalori alımına bağlı olarak obezite için risk oluşturuyorken, obezite ile uzun vadede tip 2 diyabet, astım, kalp damar hastalığı gibi metabolik hastalıkların oluşma riski artırmaktadır.”

“ÇOCUKLARDAN ÖNCE EBEVEYNLER YESİN”

Çocukların beslenme alışkanlıklarını düzenlemek için öncelikle fast food yiyeceklerin, abur cubur ve gazlı içeceklerin çocukları ödüllendirme aracı olarak kullanılmaması gerektiğine dikkati çeken Öz, anne ve babaların da çocuklarına yedirmek istedikleri yiyecekleri tüketmeleri gerektiğini ifade etti. Çocukları fast food tüketimine özendirici reklamlardan, onların dikkatlerini çekmek için üretilen çizgi film karakterleri ve oyuncuklardan uzak tutulması gerektiğini vurgulayan Öz, “Yemek yeme konusunda çocuklara baskı yapmamakla birlikte çocuklara düzenli yemek yeme alışkanlığı kazandırmak çok önem arz etmektedir. Çocuklara kahvaltı alışkanlığı kazandırarak, en az 3 öğün beslenme alışkanlığı oluşturulmalıdır. Ayrıca, küçük ara öğünler, sağlıklı ana yemeklerin tercih edilmesinde önemli rol oynadığından, çocukların ara öğünlü beslenmesi teşvik edilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.

SEBZE YEDİRMEK İÇİN “ÜÇ YEMEK KAŞIĞI” KURALI

Sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlığı edinilmesi için meyve ve sebzelerin çocuklara erken yaşta tanıtılmasının da önemli olduğunu aktaran Öz, şunları söyledi: “Meyve ve sebzelerin isimlerini öğretmeye ve tanıtmaya yönelik oyunlar oynanması çok önemlidir. Bazen çocukların, bazı sebzeleri yememe talepleri olabilmektedir. Bu durumda, bu sebzelerin evde pişmesi önem arz etmekle birlikte 3 yemek kaşığı tadına bakma kuralı geliştirilebilir. Bu kural, çocuğun lezzetsiz sandığı ya da tadının kötü olabileceğini düşündüğü sebzelerin sandığı kadar lezzetsiz olmadığını anlamasını sağlanacaktır.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir